İİK. 278 VD. MADDESİNİN DAVAMIZDA UYGULAMA OLANAĞI BULUNMAMAKTADIR. İİK. 278. Maddesinde; ivazsız tasarrufların butlanı düzenlenmiştir. Madde 278 – (Değişik: 18/2/1965 – 538/114 md.) Mütat hediyeler müstesna olmak üzere, hacizden veya haczedilecek mal bulunmaması sebebiyle acizden yahut iflasın açılmasından haczin veya aciz vesikası verilmesinin sebebi olan yahut masaya kabul olunan alacaklardan en eskisinin tesis
Açıklamalar : Davacı tarafından açılan itirazın iptali davasında İzmir 1. Asliye Hukuk Mahkemesi Ankara Web Tasarım tarihli kararı ile; “… Manisa İli, Salihli İlçesi, Hasalan mah., 625 parselde kayıtlı taşınmazın 3/4 hissesinin tapuda satış bedelinin 678.000.TL. gösterilmesine rağmen satış değerinin gerçekte 964.200,60.TL. olduğu, diğer dava konusu Ankara Web Tasarım , 1026 parselde kayıtlı taşınmazın
IV. DAVALI-BORÇLU ŞİRKET, TİCARİ HAYATIN OLAĞAN GEREKLİLİĞİ NEDENİYLE DAVA KONUSU TAŞINMAZLARINI SATMIŞTIR, IZRAR KASTI YOKTUR, MÜVEKKİL BAYRAMOĞULLARI KABLO AŞ.’NİN OLMAYAN IZRAR KASTINDAN HABERDAR OLMASI DİĞER DAVALI-BORÇLU ŞİRKETİN MALİ DURUMUNU BİLMESİ-ARAŞTIRMASI MÜMKÜN DEĞİLDİR . BU NEDENLE İİK. 280. MADDESİNİN DAVAMIZDA UYGULAMA OLANAĞI BULUNMAMAKTADIR. Zarar verme kastından dolayı iptal(1) “Madde 280
Yargıtay Web Sitesi tarihli kararı; “..Edimler Arasındaki Aşırı Fark Belirlenirken Davalı Üçüncü Kişi Tarafından Satış Bedeline Mahsuben Yapılan Ödemelerin de Nazara Alınması Gerektiği – Davalılar Arasında Akrabalık Arkadaşlık Ticari İlişki Gibi Borçlunun Mal Kaçırma Kastının Üçüncü Kişi Tarafından Bilindiği Kanıtlanamadığından Davanın Reddi Gereği .. ..İptali istenen satışta edimler arasında aşırı fark bulunduğu gerekçesi ile İİK’nın
Yargıtay 15.HD. 2004/4275 E. 2005/852 K. 17.02.2005 tarihli kararı; (Ek-8) “..Dava, tasarrufun iptali talebiyle açılmıştır. Mahkemece 1/2 borçlu payının tapuda gösterilen bedeliyle bilirkişi incelemesiyle saptanan gerçek bedel ( 76 milyar lira ) arasında fahiş fark bulunduğu kabul edilerek İİK.nun 278/2. maddesi uyarınca tasarrufun iptaline karar verilmiştir. Davalı 3. kişi cevabında dairenin 10 milyar bedelle alınmadığını,
I.6. BORÇLUNUN ALACAKLISINI ZARARA UĞRATMAK KASTININ VARLIĞI VE BORÇLU İLE MUAMELEDE BULUNAN KİŞİLERİNDE BORÇLUNUN IZRAR KASTINI BİLMESİ GEREKMEKTEDİR. Tasarrufun iptali halinde, bu durumdan salt alacaklı ve borçlu değil aynı zamanda, borçlu ile muamelede bulunan 3. kişilerin hakları da etkilenecek olduğundan; yukarıda açıklanan tüm koşullara ilave olarak; tasarrufun iptali, ancak ve ancak, borçlunun alacaklısını zarara
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2002/15-849 E. ve 2002/861 K. sayılı 30.10.2002 tarihli kararı; (Ek-2) “… tasarrufun iptali davalarının ön koşulu, alacaklının borçlu aleyhine yaptığı takibin semeresiz kalması ve bunun kanıtlanmasıdır. Yine bu davaların açıklanan özelliklerinin doğal sonucu olarak iptali istenen tasarrufun borcun doğumundan sonra yapılması gereği de bir koşul olarak karşımıza çıkmaktadır.”
V.6. BORÇLUNUN ALACAKLISINI Ucuz Web Sitesi FirmasıUĞRATMAK KASTININ VARLIĞI VE BORÇLU İLE MUAMELEDE BULUNAN KİŞİLERİNDE BORÇLUNUN IZRAR KASTINI BİLMESİ GEREKMEKTEDİR. Tasarrufun iptali halinde, bu durumdan salt alacaklı ve borçlu değil aynı zamanda, borçlu ile muamelede bulunan 3. kişilerin hakları da etkilenecek olduğundan; yukarıda açıklanan tüm koşullara ilave olarak; tasarrufun iptali, ancak ve ancak, borçlunun
alacaklısından mal kaçırmak kastıyla hareket ettiği konusunu bilip bilmemesinin önem arzetmemesine, kaldı ki davalıların tasarruftan önce komşu olduklarının dosya içeriğinden anlaşılmasına, öte yandan 3. kişi olan Perihan A.’ın taşınmazı gerçek değeri ile satın aldığını ve de tapuda gösterilen satış bedelinden ayrı ödemelerde bulunduğunu yasal delillerle kanıtlayamamış olmasına ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre yerinde görülmeyen

